7 Nisan Kişisel Verileri Koruma Günü Çalışmalarımız ve Kişisel Veri Hakkında Bilgilendirme

7 Nisan Kişisel Verileri Koruma Günü Çalışmalarımız ve Kişisel Veri Hakkında Bilgilendirme

7 Nisan Kişisel Verileri Koruma Günü Çalışmalarımız ve Kişisel Veri Hakkında Bilgilendirme

  Kişisel Verilerin Korunması Kanunu 7 Nisan 2016 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Kanunun yürürlüğe girmesi, ülkemizde kişisel verilerin korunması alanında yeni bir dönemin başlamasına neden olmuştur.

  Yapay zekanın, nesnelerin internetinin, büyük verinin konuşulduğu, dijital dönüşüm süreçlerinin gün geçtikçe hız kazandığı bir dünyada teknolojinin olmadığı bir hayat düşünülemeyeceği gerçeğini hepimizin kabul etmesi gerekir

04.04.2024 69

 

 

05-04-2024

 

Kişisel Veri Ne Demektir?

 

Kişisel Veri Kanunu’na göre;

Kişisel veri, kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgiyi ifade etmektedir. Bu bağlamda sadece bireyin adı, soyadı, doğum tarihi ve doğum yeri gibi onun kesin teşhisini sağlayan bilgiler değil, aynı zamanda kişinin fiziki, ailevi, ekonomik, sosyal ve sair özelliklerine ilişkin bilgiler de kişisel veridir. Bir kişinin belirli veya belirlenebilir olması, mevcut verilerin herhangi bir şekilde bir gerçek kişiyle ilişkilendirilmesi suretiyle, o kişinin tanımlanabilir hale getirilmesini ifade eder. Yani verilerin; kişinin fiziksel, ekonomik, kültürel, sosyal veya psikolojik kimliğini ifade eden somut bir içerik taşıması veya kimlik, vergi, sigorta numarası gibi herhangi bir kayıtla ilişkilendirilmesi sonucunda kişinin belirlenmesini sağlayan tüm halleri kapsar. İsim, telefon numarası, motorlu taşıt plakası, sosyal güvenlik numarası, pasaport numarası, özgeçmiş, resim, görüntü ve ses kayıtları, parmak izleri, genetik bilgiler gibi veriler dolaylı da olsa kişiyi belirlenebilir kılabilme özellikleri nedeniyle kişisel verilerdir.

 

Genel Olarak Kişisel Veri

Kişisel veri kavramı, kanunda “kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgi” şeklinde tanımlanmıştır. Buna göre kişisel veri kavramının dört unsuru vardır:

  1. Kimliği belirli veya belirlenebilir
  2. Gerçek kişiye
  3. İlişkin
  4. Her türlü bilgi

Kanunun bu tanımı, Adalet Komisyonu Raporu’nda da sıklıkla atıfta bulunulan Avrupa Birliği Direktifi ile aynı doğrultudadır. Bu bağlamda Madde 29 Çalışma Grubu’nun 4/2007 sayılı görüşünden özetle aşağıdaki açıklamalar kaleme alınmıştır.

“Kimliği belirli veya belirlenebilir”

Bir kişinin “kimliği belirli” kabul edilebilmesi, onun bir topluluk içerisindeyken bu topluluğun diğer üyelerinden ayırt edilebilmesini gerektirir. Bu doğrultuda “kimliği belirlenebilir” ifadesi de kişinin kimliği henüz belirlenmiş olmasa da kimliğinin belirlenmesinin mümkün olması anlamına gelecektir. Anlaşılacağı üzere bu unsurun yerine getirilmesi açısından alt eşik, “kimliği belirlenebilir” olmak durumudur.

Belirtmek gerekir ki her ne kadar bir kişinin kimliğinin belirli hale gelmesinin en yaygın şekli ad ve soyadının tespit edilmesi olsa da, bir kişinin kimliğinin belirli olması için ad ve soyad bilgisi her zaman gerekmeyebilir. Örneğin internet ortamında, belirli cihazların davranışları ve dolayısıyla bu cihazları kullanan kişilerin davranışları tespit edilebilmektedir. Böylece ad, soyad veya adres gibi bilgilere ihtiyaç duyulmaksızın, kişinin sosyo-ekonomik, psikolojik, felsefi veya diğer bağlamlarda kategorize edilmesi ve internete bağlandığı cihaz aracılığıyla gerçekleştirdiği davranışların ona atfedilmesi mümkündür. Bir kişinin kimliğinin belirli hale gelme ihtimali, artık yalnızca onun ad ve soyadının tespit edilmesi anlamına gelmemektedir. Nitekim Kanun’daki kişisel veri tanımı da bu göz önüne alınarak geniş bir biçimde yapılmıştır.

Kimliği belirlenebilir olma durumu değerlendirilirken veri sorumlusu veya üçüncü kişilerin, ilgili kişinin kimliğini belirlemek yolunda makul çerçevede muhtemel başvurabileceği tüm yollar göz önüne alınmalıdır. Bununla birlikte bu yolların gerektirdiği çaba ve veri sorumlusunun amacı gibi kriterler de değerlendirilebilmelidir.

Örnek:

Güvenlik kameraları

Veri sorumluları güvenlik kameraları ile bir alanı gözetlediğinde, kimliği belirli hale gelme olgusunun yalnızca belirli durumlarda ve oldukça düşük yüzdelerde gerçekleştiğini ve bu nedenle bu durumlar gerçekleşmeden önce kişisel veri işlenmediğini savunabilmektedirler. Ancak güvenlik kameraları kurulurken veri sorumlusunun amacı, gerektiği durumda kayıt altına alınan herkesin kimliğinin belirlenebilmesi olduğu için kişisel verilerin işlendiğinin kabul edilmesi gerekir. Bazı kişilerin video kayıtlarında yer alması ancak pratikte kimliğinin belirli hale getirilmemesi bu sonucu değiştirmeyecektir.

Kaynak: Faik Erbağ Ortaokulu Bilgi İlkokulu